Günlük hayatın gerçeklerine uyum sağlamaya çalışmak, her gün yeni bir macera demek. Ama kim olacağımızı hâlâ biz kontrol edebiliriz.
Eş, ebeveyn, iş insanı, genç yetişkin, arkadaş, öğretmen… Yaşımız, işimiz, sosyoekonomik durumumuz ne olursa olsun, nasıl bir hayattan geçmiş olursak olalım, günlük hayatımızın içinde bir an durup “Ne yapacağım ben şimdi?” diye sorduğumuz bir olayla karşılaşıyoruz. Bireysel bir güçlükle karşılaşmak ya da toplumsal bir olay, nasıl davranmamız gerektiğini bilmediğimiz bir şeylerin var olduğunu hatırlatıyor bize. İster ne yapacağınızı bilmediğinizi samimiyetle açıklayın çevrenize ve doğru cevabı arayın, ister bunun güçsüzlük olduğunu düşünüp ne yapacağınızı biliyormuş gibi davranın… Günün sonunda en derininizden geçen, kafanızı kurcalayan soru bu olacak.
Nihayetinde insanlar değişiyor. Sosyal olaylar, bilimdeki gelişmeler ve iklim her geçen gün Rubik küpüne yeni bir renk ekleyerek bulmacayı bir üst seviyeye taşıyor. Günlük hayatın gerçeklerine uyum sağlamaya çalışmak, her gün yeni bir macera demek.
Yaşam araçları değişiyor; işler, ilişkiler, alışkanlıklar değişiyor.
Yakın zamana kadar psikolojinin temel amaçlarından biri, bu macerada elenip de yolun dışında kalanlarla ilgilenmekti. Oysa günümüzde psikolojinin etki alanı ve amacı genişledi. İnsanlığın tüm renklerini içine alarak, daha iyi bir yaşam için gerekli pozitif özelliklerin nasıl güçlendirilebileceğini sorguluyor.
Günümüzde psikoloji daha iyi bir yaşam için gerekli pozitif özelliklerin nasıl güçlendirileceğini sorguluyor.
O yüzden psikoloji artık yaşam sevinciyle ilgili; umutla, olgunlaşmayla, hoşgörüyle, üretkenlikle, aidiyetle, başarıyla, ilhamla, sevgiyle, samimiyetle, dayanışmayla, inançla, iyimserlikle, dostlukla, cesaretle, anlam bulmakla, tutkuyla, keyif almakla, erdemle, paylaşmakla, estetikle, özgürlükle, tatmin olmakla, yaratıcılıkla, sorumluluk almakla ilgili.
Daha iyi bir yaşam sürmeyi, daha etkili bir eğitim hayatını, çocuklarımızı daha iyi yetiştirmeyi, daha derin ilişkiler kurmayı, daha verimli çalışma ortamları yaratmayı, daha güçlü sosyal ilişkileri, daha anlamlı hayat amaçları edinmeyi, bireysel/toplumsal/kültürel gelişmeyi isteyen her birey ve topluluk için önemli bir kaynak psikoloji.
Bana gönderdiğiniz mail ve geribildirimlerinizde, bazen çevrede kontrol edilemeyen bunca şey varken arzu ettiğiniz hayatı yaşamanın ne kadar zor olduğunu düşündüğünüzden bahsediyorsunuz. Gerçekten de bu dünyada kontrol edemediğimiz çok fazla şey var. Kuşkusuz olmaya da devam edecek. Ama kim olacağımızı hâlâ biz kontrol edebiliriz. Nerede doğduğumuzdan, nerede yaşadığımızdan, nelere sahip olduğumuzdan bağımsız olarak, nasıl bir hayat yaşamak istediğimize biz karar verebiliriz. Seçeneklerimiz her zaman var. Yediklerimizden okuduğumuz kitaplara, izlediğimiz filmlerden kurduğumuz ilişkilerimize kadar hepsi seçimlerimizin küçük birer parçası. Bu tercihleri farklılaştırmanın bile kendiniz ve çevrenizdekiler üzerinde fark yarattığını göreceksiniz.
Her birimiz kendi gelişimimizden sorumluyuz.
“Ne yapmalıyım?” sorusunun nedenini anlamak, cevabını öğrenmek, potansiyelini kullanıp zorlukların üstesinden gelebilmek için kişisel gelişim yolunda ilerlemek gerek. Elbette tüm insanların hayatlarını daha derin ve anlamlı bir yere taşımak için başka deneyimlere ve tavsiyelere ihtiyacı var. Güçlü yönlerini keşfedebilmek için ipuçlarını takip etmeye, kendini geliştirmek için yeni yollara sapmaya ihtiyacı var. Bu yolda hep beraber anlamaya, öğrenmeye, içsel güçlerimizi bulmaya, ilham almaya, başkalarına ilham olmaya devam edeceğiz.
Haziran 2018, Psychologies Dergisi
