Koşuşturmaların sizi tüketmesine izin vermek yerine kendi ritminizi dinleyip zamanı kontrol edebilirsiniz.

Öylesine değişken ki hayat, saniyeler içinde yaşantımızı baştan aşağı yeniden gözden geçirmemize, yeniden tasarlamamıza neden olan olaylar yaşayabiliyoruz. Her şey kontrolümüzde sanırken kabından sızan bir su gibi nereye gittiğimizi bilmediğimiz bir akışla yol alıyoruz. Zamanı zihnimizde evirip çevirebiliyoruz ama değişmiyor yaşadıklarımız. Ne geriye ne de ileriye gidemiyor bedenimiz.

Oysa kendimizi havayla çevrildiğimiz gibi zamanla da çevrilmiş sanırken ne kadar kıymetli olduğunu anlamamız kolay olmuyor. Oradan oraya koştururken saatleri çil çil harcayabiliyoruz kolayca.

Başlangıçlar, artan işler, yaz boyu ertelenen projeler, atılması gereken adımlar, yeni beklentiler… Eğitim hayatımız ne kadar geride kalmış olursa olsun, Eylül ayı hep aynı çağrışımları uyandırmaya devam ediyor. Yaz aylarının hülyalı günleri geride kaldı, ajandamız doluyor, tempomuz yükseliyor.

Created with Sketch.

Zaman ne kadar kontrol edilemez görünse de onun üzerinde bir gücümüz var.

“ copyCreated with Sketch.

Onu yapmayı sevdiğimiz şeylerle doldurabiliriz, sevdiğimiz kişilerle paylaşabiliriz ve mutlu oldukça çoğaltabiliriz.

Her birimiz doğumumuzdan itibaren şekillenen bir biyoritme sahibiz. Yani her birimizin kendine özgü bir ritmi var. Bu ritmi tanımak, onunla barışmak ve uyumlu yaşamak ajandalarımızın içeriğini değiştirebilir. Kendi ritminizi dinleyip ona ayak uydurmayı öğrendikçe yakınlarınızla “geçirdiğiniz” zamanla, onlarla “paylaştığınız” zaman arasındaki farkı da hissedeceksiniz. 

Hayatta en çok ne istersin diye sorulduğunda, yüksek beklentilerle havalandırdığımız isteklerimiz geçiyor aklımızdan. En iyi şeyleri istiyoruz her zaman. Bu “yüksek beklentili iyilerle” sahip olduğumuzda bizi tatmin edenler aynı değil. Gözden kaçırılmaması gereken şey, isteklerimizin temel değerlerimizle buluşup buluşmadığı. Bizimle örtüşmeyen hiçbir şey aslında üzerimize oturmuyor. “En iyi” olsa bile. O yüzden oradan oraya koşturmanız gerektiğini, yeni hedefler, yeni projeler, yeni amaçlar belirlemeniz gereken bir zamanda olduğunuzu düşünseniz bile yavaşlayın. Zihninizi ve bedeninizi yavaşlatın. O zaman eskiden yetmediğini sandığınız zamanın çoğaldığını, sizi de tüketmek yerine çoğalttığını göreceksiniz.

Created with Sketch.

Size gerçekten iyi gelen, gerçek ihtiyaçlarınızı besleyen şeyleri doğal ritminize ayak uydurarak yapın.

“ copyCreated with Sketch.

Eylül 2017, Psychologies Dergisi

Don't miss out!
Haftalık yazılardan haberdar ol!

Güncel makale, etkinlik ve haberleri kaçırma.

Invalid email address

denizcakmakkaya

Saint-Benoit Fransız Lisesi mezunu olan Deniz Çakmakkaya, lisans derecelerini Yıldız Teknik Üniversitesi Fransızca Mütercim Tercümanlık ve Haliç Üniversitesi Psikoloji bölümlerinden aldı. Anadolu Üniversitesi’nde Marka İletişimi bölümünü tamamladı. İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde uygulamalı psikoloji yüksek lisansını bitirdi. Sanat terapisi, evlilik terapisi, cinsel terapi, şema terapi, bilişsel davranışçı terapi ve ekoterapi eğitimlerini tamamladı. U.C. Berkeley ve SciencePo üniversitelerinden proje yönetimi ve toplumsal cinsiyet eşitliği alanlarında sertifikalar aldı. Yetişkin psikoterapisti ve Ekopsikoloji Türkiye’nin kurucu ortağı. 2012-2017 arasında Psikeart dergisinde eğitim ve proje koordinatörlüğü yaptı. 2017 itibarıyla Psychologies Türkiye Dergisi Kurucu Genel Yayın Yönetmeni. Avrupa Birliği (EU), Akdeniz Birliği (Ufm) ve Fransız Dışişleri Bakanlığı’nın ortak projesi olan WoMED çerçevesinde, 2019 yılında Türkiye’den “Geleceğin Kadını” seçildi ve 10 ülkede bu unvanı alan 63 genç ve başarılı kadından biri oldu. Avrupa Birliği ve Akdeniz Birliği projelerinde değişim aktörü olarak aktif rol alıyor. Derneklerle ve bireysel olarak toplumsal cinsiyet eşitliği, sürdürülebilir gelecek projeleri, çocuk hakları gibi farklı alanlarda çalışıyor.